4 Şubat 2015 Çarşamba

KAPİTÜLASYONLAR

OSMANLI-FRANSIZ İLİŞKİLERİ VE KAPİTÜLASYONLAR

Osmanlı-Fransız ilişkileri, Fransa Kralı I. Fransuva'nın Alman İmparatoru V. Şarlken'e tutsak düşmesi ve yardım isteği ile başladı. Osmanlıların, batıda genişledikleri ve güçlü oldukları dönemde, Avrupa'nın en güçlü devleti, Alman İmparatorluğu idi. Kanuni'nin padişah olduğu dönemde, Alman İmparatorluğunun başında V. Şarlken bulunuyordu. V. Şarlken, akrabalık yoluyla, hemen hemen Avrupa'nın yarısına sahip olmuştu.
1516'da Alman imparatorluk tacı için mücadele ettiği Fransa Kralı I. Fransuva ile arası açıktı. I. Fransuva, Fransa'nın her yandan V. Şarlken'in topraklarıyla çevrili olmasından dolayı, bu çemberi kırabilmek için yaptığı Pavia Savaşı'nda yenildi ve V. Şarlken'e esir düştü (1525). Önce annesi, daha sonra da I. Fransuva, Kanuni'ye mektup yazarak yardım istediler. Kanuni, yardım sözü verdi ve sözünü tutmak için 1526'da Macaristan seferine çıktı. Bu seferin sonucu Mohaç Zaferi oldu.
Kanuni, I. Fransuva'yı esaretten kurtardı. Böylece, Osmanlı-Fransız ilişkileri de başlamış oldu. Kanuni, İstanbul'a dönüşünde Fransa Kralı'nın kendisinden istediği ekonomik, ticari ve hukuki ayrıcalıkları kabul ederek, Fransa ile bir antlaşma imzaladı (1535). Fransa tarihinde ''Kapitülasyon'', Osmanlı tarihinde ''Uhud-u atik'' ya da ''İmtiyazat-ı Mahsusa'' olarak geçen bu antlaşmanın (1535) başlıca maddeleri şunlardır:
-Fransız ticaret gemileri, Osmanlı denizlerinde serbestçe dolaşabilecek ve istedikleri limanlara girebilecekler...
-Fransız tüccarlardan, diğer milletlerin tüccarlarına göre, daha az gümrük vergisi alınacak...
-Osmanlı Devleti'nde Fransız tüccarlar arasındaki ticari ve hukuki davalara gönderilecek bir Fransız yargıcı bakacak...
-Fransız tüccarlar ile Türkler arasındaki davalara, divanda kazasker bakacak, ancak Fransızca bilen bir de tercüman bulundurulacak...
-Osmanlı ülkesine yerleşmiş Fransızlar din ve mezheplerinde serbest olacak...
-Osmanlı vatandaşları da Fransa topraklarında ve denizlerinde aynı haklardan yararlanacak...
-Antlaşma, iki taraf hükümdarları sağ kaldıkça geçerli olacak.
Kanuni'nin, Fransa ile antlaşması ve bazı ayrıcalıklar tanıması, Osmanlı Devleti'nin gücüne güvenmesindendi. Ayrıca bu sayede Fransa'yı kendi yanına çekecek, sonuç olarak Hristiyan birliği parçalanacaktı. Antlaşma, Kanuni döneminde hem Fransa, hem de Osmanlı Devleti açısından yararlı oldu. Bu antlaşma ile Osmanlı donanması, Batı Akdeniz'de, Fransız limanlarından yararlanmaya başladı.
(Bahadıroğlu,2013)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder